30.04.2024 09:14:00

60

Mustafa KAPLAN

 

HUKUK ÜZERİNE

Doğal hukuk:İnsanın doğuştan sahip olduğu hakları kapsayan hukuk şeklidir.Doğal olarak ayarlanmıştır ve her şeyin üzerindedir. Doğal hukuk kuramına göre insan, Allah'ın  verdiği hakkı doğadan alır.  Ve bu hukuk kuralları her yerde her zaman geçerlidir.Asla değişmesi, revize edilmesi mümkün değildir.   Doğal hukuk toplumla  oluşturulmaz. Aksine evrensel ölçüde var olan bir hukuktur. Buna göre hukuk, doğada hâlihazırda zaten vardır. Doğal hukukta amaç, önceden kurulu düzeni keşfetmektir. Evrensel,yahut İlahi  hukuk ;benimsenmiş bir sisteme entegre edilmiş, yasama,yürütme ve yargı üçlemesiyle sınırlı olarak toplumsal platformlarda işlenir hale getirilmiş hukuktan daha üst konumdadır. Evrensel hukuk tüm evreni kapsarken;devlet hukuku  sadece kendisine bağlı bulduğu toplumu kapsar .   Evrensel hukukun değişmez, değiştirilmez oluşu yanısıra; devlet hukukunun zaman akışı içinde evrim geçireceği,belli şartlara göre değişebileceği bilinen bir gerçektir. Evrensel hukuk güneş gibidir yani alemşumuldur.Saçtığı ışıklarla tüm kainatı kucaklarken ; Devlet hukuku yıldız  gibidir. Sadece geceye renk katmaktan öte gitmez.Güneş tezahür edince hükmü yok olur

Evrensel hukukta yanılgı diye bir kavram bulunmazken; beşeri hukukta yanılgı, telafisi güç boyutlarda seyreder.Buna dair örnekler çoktur... Mesela hakkında idam verilen birçok kişinin infazlarından sonra masumiyetlerinin anlaşıldığını çoğumuz duymuşuzdur... Evrensel hukuk İlahi normlarla dizayn edilmiştir; beşeri hukukta  bunun tam tersi söz konusudur. Beşeri hukukta bir gecikmenin olabilirliği mevcutken; Evrensel hukukta böyle bir durumun namümkün olduğu ayan beyan ortadadır.Bireysel olarak işlenen bir suçun cezası bireysel  olarak kalıp , toplumu enterese etmezken ; evrensel hukukta birinin işlediği bir suçun cezası tüm topluma ödetilir.Bir kişi tarafından bir nedenle yakılan bir ormanın, tüm topluma ödetilmesi,o  ormandan neşet eden oksijeninden,temiz havasından, yağmurundan mahrum bırakılması gibi İlahi yaptırımlar söz konusudur

Evrensel hukuk tüm canlı cansız için geçerlidir;oysa Beşeri hukuk, benimsenen sistem içinde yer alan  toplumla alakalıdır. Her ülkenin ayrı bir hukuki yapılanması vardır.Yani A devletinin kanunları ile B devletinin kanunları farklıdır. Beşeri hukukta bazen adaletin elinin ulaşamayacağı yerlerde evrensel hukuk vardır. Buna misal: Birinin,  içi para dolu bir cüzdanı bulup, sahibine eksiksiz teslim etmesi tamamen evrensel hukukun kapsamına girer. Cüzdanı bulan kişi istese o cüzdanı vermeye de bilir... Burada ne hakim ne savcı nede polis veya herhangi bir kolluk görevlisi vardır...Çünkü  doğal hukuk; insanın akılla erişebileceği, yazılı olmayan hukuk kuralıdır.yani  insanın doğuştan sahip olduğuna inanılan haklarını konu alan hukuktur.   Hz Ömer zamanında geçimini süt satmakla temin eden yaşlı bir kadın ;kızına "satacağı süte çok su katmasını " istese de,  kızı "Hz Ömer'in  bunu duyunca kızacağını"söyleyip itiraz eder . Annesi- "Ömer nereden duyacak" deyince de, Kızı-"Anne,Ömer duymasa Allah'ta mı duymaz!diye cevap verir.

Her ne kadar Suudi Arabistan gibi bazı ülkelerin hukuk sistemi dini normlarla dizayn edilmiş gibi gözükse de ,bunun böyle olmadığını,çıkarılan yasaların tamamen kendilerine göre yontulmuş olduğu gözler önündedir.Eskiden Engizisyon mahkemeleri de öyle bir yapılanma gibi görünüyordu.Gelin görün ki bunun hiçte öyle olmadığı tarihi vesikalar'da mevcut. İster totaliter,ister dini,ister şerî veya ister başka sistemlerdeki hukuki yapılanmalar olsun; tam anlamıyla ilahi normlara bağlı temeller üzeride oturtulmamasına İlahi hukuk veya evrensel hukuk denilemez. Burada söz konusu olan İlahi verilerle terbiye edilmiş bir aklın, müspet yönde karar alması için, vicdan gibi insani bir duyguya tesir etmesidir. Evet diyeceksiniz ki zaten tüm bu hukuki yapılanmalar akıl ürünü değil midir? Doğrudur; ancak bir farkla..!Şayet akıl dini normları gerçekten özümseyip ,buna adamakıllı bir entegrasyonu vücuda getirmişse tamam derim; yoksa bunun aksi yukarıda bahsettiğim gibidir. Evrensel hukuk insanın beynine önceden işlenmiştir.Mesela birinin karşısındakine atacağı Tokatta mukabil ondan daha şiddetlisini yiyeceğini bilir. Yani burada"Kısasa kısas "konsepti kendini kaçınılmaz yapacaktır.Burada tokat atılanın ;tokatla cevap verip hedef tutturması aynı zamanda duygusal anlamda bir tatmin olma durumunu da tezahür ettirir. Mesela geçenlerde hiç olmadık sebeplerden dolayı Başak Cengiz  isminde masum bir kızımızın, bir caninin elindeki samuray kılıcı ile katledilmesini ve sonrasında hakkında işlenecek yargı sürecini düşünün!.. Sizce bu kişi hakkında çıkacak mahkeme kararı o kızın ailesini, dolayısıyla kamuoyunu tatmin edebilecek mi?..


BALIKLARA TÜRKÜ SÖYLEDİLER
BÜSED’de Akduman Dönemi Başladı
Dezavantajlı Bireylerin Yaşamlarını Kolaylaştıracağız
Sanata Adanan Çeyrek Asır…
Türkan Şoray ve Ediz Hun’u Kıbrıs’ta Anılarıyla Buluştu
3. Kırlangıç Gençlik Festivali Başlıyor
Başkan Güney, Beslenme Saati Projesini İnceledi
Büyükşehir Şampiyon Oldu…
Engelliler anneler gününü sualtında karşıladı
Yazlık Fideler Toprakla Buluştu
BAŞKAN ÖZER, HEDEFLERİNİ ANLATTI…
Mbb 2024-2029 Dönemi Yönetimini Seçti..!
BEYLİKDÜZÜ ANNELER GÜNÜ’NÜ EDA BABA İLE KUTLADI
Çaykara, Şehit Anneleri ile Buluştu
CHP’li Yaman, Muayene Süreleri Uzatılmalıdır.
ÖZEL GEREKSİNİMLİ ÇOCUKLAR HEM EĞLENDİ HEM ÖĞRENDİ
Osmaniye Valiliği Yaşar Kemal'in yetiştiği Kadirli'de edebiyat festivali düzenliyor
Genç Başkan Çaykara, Sıkı Takip Ediyor
ÖZER, ANNELERLE BULUŞTU
Tükenmiş Sağlık Ordusu: Hemşireler!
Katledilen Öğretmen İbrahim Oktugan’ı Andılar…

YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.