Eğer...
Eğer, herkes soğukkanlılığını kaybedip seni suçladığı zaman, sen soğukkanlılığını koruyabilirsen;
Eğer, herkes senden şüphelendiği halde onların bu şüphesini müsamaha ile karşılayabilirsen;
Eğer bekleyebilir ve beklemekten yorulmazsan;
Yahut iftiraya uğrar da, iftira ile mukabele de bulunmazsan;
Ve aynı zaman da ne çok uysal olup ne de çok akıllıca bir tavırla konuşmazsan;
Eğer düşünebildiğin halde düşüncelerin kölesi olmazsan;
Eğer felaket ve saadetle yüzleşebilir ve bu iki sahtekarı aynı surette karşılayabilirsen;
Eğer hayatını vakfettiğin şeylerin yıkılışını seyredebilir ve eğilip kırık aletlerle onu tekrar kurabilirsen;
Eğer iş işten geçtikten sonra kalbini, sinirlerini ve vücudunu tekrar tam faaliyetle seferber edebilip gayene ulaşmaya çalışabilirsen;
Ve sana “dayanan!” iradenden başka hiçbir şeyin kalmadığı zaman dişini sıkmasını bilirsen;
Eğer halk tabakasıyla konuştuğun halde faziletlerini koruyabilirsen;
Yahut krallarla dolaştığın halde gururlanıp benliğinden kaybetmezsen;
Eğer ne sevdiğin dostlarının, ne de düşmanlarının sözleri seni incitmezse;
Eğer herkesi sayabilir fakat kimseye fazla bağlanmamayı bilirsen;
Eğer her dakikanın altmış saniyesini doldurabilirsen;
O zaman artık adam olduğunu düşünebilirsin..
Sevgi ile kalın...