Babanın Gözyaşı…
Anne her daim ağlar. Gülerken ağlar, sevinçten ağlar, evladının her haline ağlar ve ağlamak da yakışır anneye. Duyguları yönlendirir anneyi, evdeki psikolojik dengedir anne…
Baba ağlamaz.
Babaların derdini kimse anlamaz, fark etmez ve asla hissetmez.
Geceleri ağlar içine içine, sessiz sessiz… Bir kendi görür, bir de yastığı.
Baba dik durmalı, bir çınar gibi gür ve heybetli.
Babanın gölgesi yeter, babanın gölgesinde huzur bulur evlatları.
Babanın dizleri titremesin, gönlü kırılmasın.
Babayı zorda, yıkılmış, virane görmeye asla dayanamaz evlatları.
Hayatı paylaşmayı, hoşgörüyü, güven vermeyi, yaşamayı, çalışkanlığı, sorumluluk almayı öğretir baba.
Çocuklarını yaşatmaya çalışırken kendi nasıl yaşadığının farkına varamaz bile.
Erkek çocuğun büyüdüğünde olacağı kişidir babası.
Kız çocukların aradığı eş modeli, yine ilk aşkı olan babası.
Topluma şekil veren karakter kimse fark etmese de babalardır.
Yaşadığımız ekonomik zorluk babaları ağlatır bir durum aldı. Eve huzur ve güven getiren baba, artık yarını göremez oldu. Bırakın iyi yaşamayı, ekmek kaygısı artık dayanılmaz oldu. Belki de artık alışmaya başladığımız bu durum bir zulme dönüştü.
Her gün bilmediğimiz, görmediğimiz ve duymadığımız yüzlerce baba gözyaşlarına boğuluyor çaresizlikten.
Kim ne yapacak bilmiyorum ama artık birileri bu zulme dur demelidir.
Geri dönülmez yollara girmeden önce hepimiz birlikte düşünmeli ve çıkış yolu bulmalıyız.
Asla aklınızdan çıkarmayın; babaların ağlaması felaket alametidir.
Lütfen babalar artık ağlatmayın…
Onur ERDOĞAN
22/06/2020