Beynimiz ve Düşüncelerimiz
Beynimiz çok garip değil mi? Düşüncelerimizle hayatımıza yön veriyoruz, olmasını istediğimiz bir şeyi oldurabiliyor ya da olmamasını istediğimiz bir şeyi engelleyebiliyoruz. Elbette bunda ilahi bir gücün de etkisi var. Ama ben olaya biraz bilimsel açıdan bakmak istiyorum.
Beynimiz, düşündüğümüzden çok daha güçlü bir organ. Doğrudan kas gücü gibi bir öldürme işlevi yok ama beynimizin çalışması ve zihinsel süreçlerimiz bazı dolaylı yollarla ölümle sonuçlanabilecek şeyleri tetikleyebilir. Bunu birkaç örnekle açıklamak istiyorum.
İlk örneğimizde yoğun stresi ele alalım. İnsanlar bazen o kadar yoğun strese maruz kalırlar ki aşırı adrenalin salımından dolayı kalp ritmi bozulur ve ani kalp krizine yol açabilir. Halk arasında "korkudan ölmek" denen şey tıbben mümkündür. Buna "Takotsubo kardiyomiyopatisi" (kırık kalp sendromu) denir. Yoğun stresi bir de kendi yaşadığım bir olayla daha da açıklamak istiyorum. Çünkü günümüzün sessiz zehri stres. Tahmin edersiniz ki ÖSYM’nin düzenlediği sınavlarda insanlar çok stresli olur. Ben de o sınavlardan birine girmiştim. Sınavın bitmesine az kalmıştı. Tam son kontrolleri yapıyordum ki arkamdaki çocuğun eli bana çarptı, neye uğradığımı şaşırdım. Meğer çocuk yoğun stresten epilepsi nöbeti geçiriyormuş. Hemen gözetmenler müdahale etti ama durumu içler acısıydı. O sırada insanlar bir yandan sınava odaklanmaya çalışıyor, bir yandan da koşuşturmacayı izliyorlardı. Ambulansa haber verildi. Olan, çocuğun belki de hayatına oldu. İşte buradan anlayabiliriz ki stres ne kadar sessiz ve tehlikeli bir zehirdir.
İkinci örneğimizde plasebo ve nocebo etkilerinden bahsetmek istiyorum. Plasebo etkisi, zihnin iyileşmeye inanması ve gerçekten iyi sonuçlar alınmasıdır. Mesela yolda gördüğü köpeği sevmek isteyen biri "Sevsem ne olur ki, çok da tatlı" diye düşünüp köpeği sevebilir. Ya da nocebo etkisi devreye girebilir. Nocebo etkisi, zararsız bir şeyin zararlı olduğuna inanmaktır. Örneğin az önceki köpeği seven kişiyi ele alalım; eğer "Ya başıboş, acaba ısırır mı?" diye düşünürse, ısırılma ihtimali artar. Ya da içtiğimiz vitamin hapının tadını beğenmeyip "İçmeyeceğim, tadı kötü, bana yarar sağlamaz" dersek nocebo etkisini; "Tadı kötü ama mutlaka yararı vardır" dersek plasebo etkisini aktif ederiz.
Beynimiz duygu-düşünce-fizyoloji bağlantısı üzerine kuruludur. Bu yüzden söylediğimiz sözlere, düşüncelerimize dikkat etmeliyiz. Unutmayın, düşüncelerimiz hayatımızı etkileyebiliyor.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.