20.09.2017 18:58:42

Hepimizin ağzında pelesenk olmuş bir dava söylemdir gidiyor... Bu oldukça ciddi ve derinlikli  kavramı bilincinde olan da olmayan da, samimi olan da olmayan da, adeta önüne gelen herkes dillendiriyor... Dolayısıyla da lüzumlu lüzumsuz fazlaca gündeme gelmesinden mütevellit Dava Kavramı gitgide görkemli etkisini yitiriyor...
 
Efendim ben davama sıkı sıkıya bağlıyım, ölürüm, öldürürüm, yakarım, yıkarım, uçarım diyenlere bir bakıyorsun koltuk gidince düşman kesilmiş... Adamın davasına bağlılığı koltukla doğru orantılı... Koltuk var, makam var dava var... Koltuk gitti davası bitti...
 
Şu modern ve süper hızla değişen, evrilen hayatın en  kötü etkilerinden bir tanesi, tüm güzel duygu, kavram, mana adına ne varsa hepsini çarçabuk tükettiriyor insanoğluna... Ve derinlik... Düşünce ve duygu dünyamızı terk edeli epey zaman oldu...
 
Yalnızca makam başında güttüğünü ya da bir parçası olduğunu iddia ettiğin dava, dava değildir... Gerçek dava insanları ister kadın olsun, ister erkek bedelini bir şekilde öderler, ödemişlerdir... İnandığı uğruna ölümü bile göze alanlar zaten bunu söylev malzemesi yapmayanlardır... Genelde de  Davaları filizlenip  çiçek açsın diye onlar çoktan toprak olmuşlardır...
 
Tıpkı yediğimiz gıdalardaki yapaylık gibi şu an insanlığın en büyük sıkıntısı; olduğu gibi görünen doğal insanların artık ziyadesiyle azalmasıdır... Kahir ekseriyet aslında olmadığı, olamadığı ve olamayacağı  bir  sahte kimlikle dolaşıyor.. Bu durumda olan insan da ne kendine, ne çevresine, ne de cemiyete bir katkı sağlayabiliyor... Ve DAVA kelamı böyle ağızlarda olabildiğince eğreti duruyor, tenakuz oluşturuyor, hiç  de yakışmıyor...
 
Bu demek değil elbette gerçek dava insanları tedavülden kalktı... Sadece güzel olan her şey gibi miktarı azaldı... Zamanların en zoru olan Ahir zamanın bir getirisi muhtemelen...
 
Haini, sahtesi, riyakârı, vefasızı, uslanmazı çok olan ülkemizde  Kahramanlarımızda var bizim... Davasına sevdalı, Vatanına sevdalı, Milletine sevdalı Has insanlarımızda var...
 
Ve Bizim bin yıldan fazla zamandır uğruna nice canlar verdiğimiz ulvi Davamızın adı ‘İla-yı Kelimetullahtır.’ Bilenler bilir, bilmeyenler de öğrenir ve lakin bilmek istemeyenler de kendileri bilir..
 
Ve bu uğurda ölmek en büyük şereftir bizler için...
 
Son söz olarak; içimizde azalsa da hala mevcut olan kaliteli insanları görmeyip sadece yanlışlara, hatalara, çarpık ve çapsız insanların çokluğuna bakarak davadan elini eteğini çekenler, küsenler...
 
DAVANA KÜSMEK KENDİNE KÜSMEKTİR... VE BİN YILDIR BU YOLDA YÜRÜMEK HİÇ KOLAY OLMADI Kİ ŞİMDİ OLSUN...
 
HER ŞARTTA, HER HALÜKARDA  VE DAİMA
 
‘DURMAK YOK YOLA DEVAM’
 
Sevgiyle kalın efendim...

Neslihan Soyhan

Yıldırım’dan “Başarının Altın Kuralları”
Batur’dan Esenyurt’a Ziyaret
Sami Aksu, İlçe Başkanı Oldu
Postacı: Yoğun Talep Gurur Verici Ama Zorlayıcı
Moto-Kuryeler Artık Kayıt Altında
Kocaeli Zabıtası'ndan okul kantinlerine sıkı takip
Avrupa Hareketlilik Haftası’na Eskişehir’de AB desteği
Çetin, Üzgünüz Ama Mutluyuz…
Eğitimde Göz Dolduran Başarılar…
Hayatını Kader Mahkûmlarına Adayan Adam
Tarihi Eserler Yurtdışına Kaçırıldı
Cumhurbaşkanı Erdoğan Katar yolcusu
Başpehlivan Pala, Oldu…
Coşkulu Çocuk Şöleni ve Maratonu
Hayvan Dostlarından Belediyeye Sert Tepki
Dünyanın En Büyük Enerji Buluşmalarına Türk Damgası
Tuna, Zuchex Fuarında
Büyükçekmece’de İlköğretim Haftası Heyecanı
Vali Gül, Ruhi Sarıalp Spor Lisesi’ni Ziyaret Etti
İstanbul’dan Diyarbakır’a Uzanan Yardım Eli
Eğitim-Bir-Sen Buluşmasına Yoğun Katılım

YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.