Mehmet ERDİL

Tarih: 05.12.2024 11:30

DEMEM O Kİ!

Facebook Twitter Linked-in

 

DEMEM O Kİ!

 

 

Japon veliaht prensi bugün Ankaraya geliyormuş!

 

Diyeceksiniz ki ne var bunda!

 

Biz gideriz!

Onlar gelir!

 

Mesele o değil!

 

Mesele bu vesile ile aklıma gelen acı bir geçmiş!

Tam yüz sene düşünüp geriye gitseniz belki sizin de aklınıza gelebilir!

 

Misal;

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 4-6 Ekim 2015 tarihleri arasında, Belçika Kralı Philippe’in davetlisi olarak Belçika'ya resmi bir ziyaret gerçekleştirmişti!

 

 

Hollanda Kralı Willem-Alexander, Amsterdam-İstanbul seferini yapan KL1613 sefer sayılı uçakla Türkiyeye gelmişti!.

 

Madrid’de bulunan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, İspanya Kralı VI. Felipe ile Zarzuela Kraliyet Sarayı’nda bir araya geldi.

 

Cumhurbaşkanı Gül ve İsveç Kralı Gustaf, Stockholm Üniversitesi Türkiye Araştırmaları Enstitüsü'nün açılış törenine katıldı.

 

 

Norveç Kralı 5. Harald, dün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile bir araya gelmiş ve bir dizi temasta bulunmuştu.

 

İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth, görev yaptığı uzun süre içinde Türkiye'yi üç kez ziyaret etti. 1961, 1971 ve 2008 yıllarında.

 

Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül, Danimarka Kraliçesi II. Margrethe’in davetine icabetle, Danimarka'ya resmi bir ziyaret gerçekleştiriyor.

 

7 Ekim 2000'den beri hüküm süren Lüksemburg Büyük Dükü Henri Albert Gabriel Türkiyeye gelecek!

 

 

Yukarıdaki her biri gazete haberi olan satırlarda, krallar kraliçeler dük ler, sembolik de olsalar yönetimde söz sahibi konumda bulunuyorlar.

 

Yani;

 

Atatürkün hedef gösterip ulaşmamızı istediği, medeniyet seviyeleri yüksek olan ülkelerin pek çoğu Cumhuriyet değil, Krallık, kraliçelik, prenslik, düklük vs. yani monarşi!

 

Demem o ki;

 

Bundan yüz sene önce 3 Mart 1924 günü Meclis, siyasi bir kurum olduğu gerekçesiyle Hilafet'i ilga ederken ve 

 

Osmanlı Ailesi'nin kadın erkek bütün fertlerinin Türkiye Cumhuriyeti hudutları içinde oturmalarını sonsuza dek yasaklarken, 

 

Aile mensuplarını Türk vatandaşlığından çıkarırken derdimiz neydi?

 

Onlar kral ve kraliçelerini baş tacı etmeye devam ettiler!

 

Biz ne yaptık?

 

Şanlı imparatorluğumuzu adaletle yöneten hanedanlarını kovduk!

 

Ve hazin bir sonlarına neden olduk!

 

Aferin (mi) bize!


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —