DOĞAL PROSÜDÜRLER

Geceye mi meftunsunuz?.. Bu direkmen gündüze, aydınlığa olan alerjinizi yansıtır... 

Yani karanlığı seviyor olmanız, geceyi bu bahşinden dolayı  takdire şayan görüyorsunuz demektir. Bu pekte doğal sayılmayacak bir durum değildir. 

Bir şeye eğilim; o şeyin zıttını ötelemek, o şeyin zıtına karşı antipati duymak anlamını taşır... 

Beyaz sevmiyorsanız; siyahın yanında, siyahın safındasınız demektir. Bu bir doğa kanunudur. 

Yüce Allah öyle yaratmış, öyle buyurmuş... Hiç bir güç ; Allah dışında;  bu kaideyi bozamaz, bozmaya yeltenemez...Ancak Allah yazar, Allah bozar ... 

Mazlumun düşmanı;  zalimin dostudur demektir... 

Cümle kevniyat bu İlahi kural ve kaideler üzerine ihdas edilmiş, böyle devam eder... 

Siz hiç merdivenlerden çıkan deve ; yahut sırtına yük yüklenen eşeğin; kendisine bu yükü reva gören sahibine itiraz ettiğini duydunuz veya şahit oldunuz mu? 

Doğa neyse odur. Bir milim şaşmaz... 

Genç teymenler tören sonrası kılıçlarını havaya kaldırıp " Mustafa Kemal'in askerleriyiz " Diye haykırmışlar. Şimdi bunların bu hareketi Otomatikman vefat etmiş olsa da, Atatürk'ün yanında, onun fikirlerini savunanların safında yer aldıklarını gösterir. Bu durum, yukarıda anlatmaya çalıştığım yaratılış kurallarına göre makbuliyet arz etmiyor mu ? Tıpkı  bunun tam aksi yönünde boy göstrenlerin, aynı şekilde ortaya tepki koymaları gibi. Kimsenin; kimseyi bu durumda eleştirirmeye, tepki ortaya koymaya hakkı bulunmadığı , bu  doğal prosüdürlere göre gerçeklik arz ettiği ortada değil mi? 

Her şey tamamıyla bu kevni normlara göre bir uygunluk arz eder. Şeriatı  isteyen demokrasiyi; demokrasiyi isteyen ; şeriatı istemez. Şimdi hal böyle iken kimsenin, kimseyi zorlamaya, tahkir etmeye, arbede çıkarmaya gerek yoktur... Dedim ya kural ve kaideler böyle... İster sevin; ister sevmeyin, durum bu ; işinize gelirse..!