HER ŞEY ASLINA ÇEKER
Padişah; topladığı alimlere Hz Hızır'ın sağ mı; ölü mü sorusuna ; 'sağdır' cevabını alınca, onu bulup getirene epey altın vereceğini söyler.
Dört bir yana haber salınır...Şehirde annesiyle birlikte yaşayan; son derece fakir bir genç, "ben bulur getiririm" der. Vezirler; "şayet bu dediğini yapamasan kellen gider! " diyerek uyarıda bulunurlar.
Kırk gün sonra askerler, padişahın huzuruna götürmek için gelip; genci evinden alırlar.O esnada on, on iki yaşlarında bir çocuk ta onların peşi sıra Saray'a gider.
Padişah, "hani Hızır? " diye diye sorunca, genç; " padişahım affet. Çok yoksul ve açtık. Bu sıkıntılardan bir nebze kurtulmak için yalan söyledim. "
Padişah; sol vezire, "buna ne ceza verelim? diye soru yöneltince; Vezir, " kesip , derisini yüzelim! " der. Çocuk bu sözleri duyunca kendi kendine," aslı Hu nesli Hu" diye mırıldanır. Padişah aynı soruyu sağ vezirine de sorar ."Sağ vezir , "kuş başı doğrayıp; kazanlarda pişirelim" diye fikrini beyan eder . Çocuk, yine " Aslı Hu, faslı Hu" diye söylenir.
Padişah; bu sefer ortanca vezire, "sen ne dersin bu ceza hususunda? " Vezir, "aman sultanım , belliki çok fakirler. Açlıktan ölmemek için böyle bir yalan söylemek zorunda kalmış, af edin gitsin! " diye öneride bulunur. Çocuk yine "aslı Hu faslı Hu" deyince, Padişah, dayanamayıp, "yahu üç vezir için de aynı şeyleri tekrarladın , nedir bunun hikmeti de hele..! "
Çocuk: "Sol vezirin bir kasabın oğlu; çünkü verecek başka bir ceza bulamadı. Sağ vezirin de bir aşçının oğludur. O da babasının mesleğine göre bu cezayı seçti... işte padişahım, asıl vezir ortanca vezir; bende aradığın Hızır! " deyip ortadan kaybolmuş...
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.