İKİ KEDİNİN HİKAYESİ!
Said, hayvan sever bir gençti!
Hayvanlara karşı olan merhametli yaklaşımlarını ve yaşadıkları maceraları kendi ağzından duyuyor çok hisleniyorduk!
Sen iki üniversite bitir sonrada sırf hayvanlarla ilgili teknik bilgiler edinmek için git iki yıllık teknisyenliği de sırf bunlar için oku bitir!
Bir gün bize iki kediden bahsetti;
-Çalıştığım işyeri, köy meydanına kenar bir konumda olduğundan pencereden dışarıya ister istemez bakıyordum!
Bir gün, başını diğer kedinin karnına temas ettirerek giden iki sokak kedisi dikkatimi çekti!
Bunlar niye hiç ayrılmadan yan yana yürüyorlar diye düşünmüştüm!
Kedi, yavrudan biraz büyükçe de olsa sürtünerek yürüdüğü kedi, annesi olabilir diye tahmin ediyordum!
Sonra onları birkaç gün üst üste aynı şekilde beraberce yürüdüklerini görmeye devam ettim!
Son kez gördüğümde büyük bir merakla elimde yem ile hemen dışarı çıkıp onları çağırmaya başladım.
Bunların beraberlikleri bana sıradışı ve ilginç geliyordu!
Kuzusunu yanından ayırmayan koyun gibiydi diyeceğim ama boyları denk gibiydi!
Koşa koşa gelmeye başladılar, geride kalan kedi yine başını temas ettirerek öndeki kediden kopmadan geliyordu!
Biraz çekingen olsalar da yavaş yavaş yaklaştılar, başını öndeki kediye temas ettirerek gelen kedi tamamen öndeki kediye tabiydi! O ne yaparsa onu yapıyordu!
Önlerine yemlerini koydum, sonra bir tasta su getirdim! İştahla yiyorlardı. Başlarını okşayıp severken onları izliyordum! Çok zayıflar dı! Havalarda soğuktu!
Kimseler bir şey vermezlerse bu zavallı hayvanların köy yerinde yapacakları hiçbir şey yok ki dedim! merhametim yine yüreğimi abluka altına almış sıkıyordu! düşündükçe daralıyordum!
Gözüm birden arkadaki kedinin gözlerine takıldı, dikkat kesilip yakından bakmaya çalıştım! Ürkütmemeye çalışıyordum!
Aman Allahım! O da ne!
Kalbim hızlı hızlı çarpınca olduğum yere çöküp kaldım!
Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum!
İki elimle yüzümü avuçladım!
Bu nasıl olur diye! İçimde fırtınalar koparıyordum!
Kedi kördü!
Meğer ilk kedi, karnına temas ederek yürüyen kör kediye refakatçılık yapıyormuş! Senin ben aklını merhametini seveyim! Dedim.
Önlerine koyduğumu yedikten sonra sallana sallana uzaklaştılar, dur diyemedim! peşlerinden bakıp durdum!
Bunların hayatları böylemi sürecek ve ne zamana kadar diyordum! içimde bir acıma duygusu tavan yapıyordu! böyle şeylere dayanamıyor dum.
Dükkanın dış tarafında onlara güzel bir yuva yapar, bakarım diye planlar düşündüm! Kedinin körüne de ilk defa rast geliyordum!
Ona bir nevi refakatçılık yapan kedi ile buluşmalarının nasıl olduğunu hayal ediyordum! Yüce yaradanın bir işidir diye inanıyor mutlu oluyordum! onları bana onun sevkettiğine inanıyordum.
Nasıl olsa yine görürüm veya onlar illaki gelirler diyordum!
Artık onları bırakamazdım!
sonra,
İkisini de 3-4 gün göremez olmuştum!
Çok merak ediyordum!
Nerde olabilirlerdi!
Bir gün pencereden yolun kenarında tek bir kedi fark edip dışarı çıktım!
Olduğu yerde bir başına duruyordu!
Yanına kadar gittim kaçmadı! bu bizim kör kediydi miyavlıyordu sesi kısılmıştı ve çok zayıf görünüyordu!
Kucağıma alıp başını okşamaya başladım!
Bir müddet sağa sola bakınıp durdum o refakatçılık yapan kediyi aranıyordum, göremedim! Acaba neler olmuştu! Hiçbir fikrim yoktu!
Tanıdık bir köylü yanımıza yaklaştı!
Eliyle yolun yüz metre ilerisini göstererek bununla gezen o kediyi iki gün önce araç ezdi! Yazık ya. Dedi.
Dünyam kararmıştı!
Dükkanın önünde müşteriler bekliyordu!
Hadi gel de bırak bu kör kediyi!
Kedinin kaderine bak!
Kader sadece insanlar değildi!
O kediyi sahiplendim!
Başka refakatçi bir kedi bulup aldım birbirlerine alıştırdım!
***
Sağol Said!
Allah ne muradın varsa versin genç adam!
Şimdi 4 kedisi 4 köpeği olmuş!
ve hepsinin kör kedi kadar hüzün dolu hikayeleri varmış!