Av. Ali TÜMBAŞ

Tarih: 13.06.2025 14:21

İş Kazalarında %0 Maluliyet Bile Manevî Tazminata Engel Değildir

Facebook Twitter Linked-in

İş Kazalarında %0 Maluliyet Bile Manevî Tazminata Engel Değildir

İş kazası geçirdiniz. Ayağınıza demir düştü, hastaneye gittiniz, rapor alındı, tedavi süreci yaşandı… Sonra SGK'dan gelen evrakta yazıyor: “Maluliyet oranı: %0”

Ve çevrenizden gelen klasik yorum: “Yapacak bir şey yok, zarar yokmuş ki!”

Oysa hukuk diyor ki: “Maluliyet sıfır bile olsa, yaşanan acı gerçek olabilir.”

%0 Maluliyet Her Zaman “Zarar Yok” Demek Değildir

Birçok iş kazasında, işçi haftalarca çalışamıyor, psikolojik olarak sarsılıyor, tekrar aynı tezgâha dönmekte zorlanıyor. Ama tüm bu sürecin sonunda SGK veya Adli Tıp raporuna “sıfır” yazıldığında, sanki yaşanan her şey siliniyor sanılıyor.

İşte tam da bu noktada hukuk devreye giriyor. Çünkü manevî tazminatın amacı, bir kemiğin kırılması değil, insanın içindeki dengeyi onarmaktır.

Bu Karar Çok Şey Söylüyor:

Gaziantep BAM 9. Hukuk Dairesi, 2024/1167 E., 2025/922 K.

“...maluliyet gerçekleşmemiş olsa da meydana gelen yaralanma durumu ve tedavi süreci dikkate alındığında, davacı için takdir edilen manevî tazminat miktarının yerinde olduğu değerlendirilmiştir.”

Bu dosyada, ayağına demir düşen işçinin kalıcı bir sakatlığı olmadığı belirlendi. Ama mahkeme, yaşanan süreci ve özellikle “iş kazasının oluş şekli, işverenin iş güvenliği tedbirlerini almaması, geçici çalışamama hali” gibi unsurları dikkate alarak, manevi tazminat verilmesini yerinde buldu.

Ama Bir Gerçeği de Unutmayalım: Manevî Tazminatlar Semboliktir

İş kazası geçiren pek çok kişi, sürecin sonunda ciddi bir maddi kazanç bekliyor.

“Avukat bey, kaç para alırım? Trilyon çıkar mı?”

Gerçek şu ki, manevî tazminatlar mahkemeler nezdinde sembolik kalmaktadır. Yargı, bu tazminatı bir “zenginleşme” aracı olarak değil, bir manevi telafi ve hukuki takdir göstergesi olarak görür.

Mahkemeler; kazanın şekli, tarafların kusur durumu, sosyal ve ekonomik koşullar gibi birçok unsuru dikkate alarak uygun gördüğü bir miktarı belirler. Ancak bu miktar çoğu zaman kamuoyunun beklentisinin çok altında kalır.

Bu bir eksiklik değil, yargının bilinçli bir tercihidir. Çünkü manevî tazminatın işlevi “acıya fiyat biçmek” değil, yaşanan mağduriyeti ve ihmali hukuk önünde tanımaktır.

Bu Tazminatın Amacı Ne?

Manevî tazminat;

Son Söz

İş kazası geçiren her işçiye milyonlar çıkmaz. Ama şunu unutmamalı: “Acı yaşanmışsa, hukuk onu yok saymaz.”

Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi’nin verdiği örnek karar bize şunu anlatıyor: Rakam sıfır olsa bile adalet sessiz kalmaz.

Ve her kazanın ardından sorulması gereken asıl soru şudur:

“Bedensel değilse bile ruhsal iz kaldı mı?”

Eğer kaldıysa, bu da tazminata konu olabilir. Sınırlı, sembolik ama anlamlı bir hukukî yanıt mutlaka vardır.

Saygılarımla…

Av. Ali Tümbaş
Gaziantep Barosu

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —