Recep Tayyip Erdoğan Trump Zirvesi Küresel Güç Dengelerini Sarsacak Diplomatik Savaş
Beyaz Saray'da hesaplaşma: Türkiye'nin küresel güç gösterisi. İsrail'in sonu mu? Recep Tayyip Erdoğan masadaki gücüyle, Trump'ın çaresizliği karşısında önemli kozlara sahip. Türkiye'nin yeni ekseni Washington'da kırılma noktası olacaktır. ABD Başkanı Donald Trump, Recep Tayyip Erdoğan'ı yalnızca New York'taki Birleşmiş Milletler Genel Kurulu sırasında görüşmekle yetinmedi; doğrudan Beyaz Saray'a davet etti. Masada F-35 ve F-16 satışları, Boeing anlaşmaları, Suriye'deki PKK/YPG meselesi ve daha birçok kritik başlık bulunuyor.
Suriye ile İsrail arasında bir güvenlik anlaşması imzalanacağı iddiaları da gündemde. Devletin talepleri arasında bu konunun da yer alması kaçınılmaz. Görüşmenin en can alıcı noktası ise "soykırım" meselesi olacak. Türkiye-İsrail ilişkilerinin savaş aşamasına geldiği bir dönemde, Erdoğan'ın Trump'a baskı yapması için çeşitli telkinlerde bulunacağı konuşuluyor.
Devlet Bahçeli'nin Türkiye–Rusya–Çin ekseni çağrısının Amerika'da nasıl yankı bulduğu tartışmalı; ancak İsrail ve ABD'nin bu çağrıdan rahatsız olduğu açık. Türkiye'nin ciddiyetini artık anlamak zorundalar. İsrail'de Türkiye korkusu büyüyor; bu nedenle ABD'nin Türkiye'yi silah tehdidiyle baskılamaya çalıştığı iddiaları da var.
Türkiye artık Trump baskılarıyla pozisyon alan bir ülke değil. Küresel sistemde ağırlığını nereye koyarsa, o taraf güç kazanıyor. İsrail'in DOHA saldırısı sonrası bölge ülkelerinde büyüyen öfkeyi yatıştırmak için ABD, Erdoğan'dan destek isteyecek. Çünkü İsrail yüzünden Amerika bölgede prestij kaybı yaşıyor.
Erdoğan'ın Trump üzerindeki etkisi yüksek; ikna gücü güçlü. Masadan eli kuvvetli kalkabilir. Erdoğan, İsrail’in durdurulması için Trump’a baskı yapmasını isteyecektir. Bu görüşmenin bir sonraki adımı bölgesel kırılmanın daha da derinleşmesi olabilir.
Trump'ın artık barış masası kurma şansı sınırlı. Ukrayna Savaşı'nda bile kendisini İsrail'in etkisine açık bıraktığı eleştirileri alıyor. Avrupa ve dünyada yükselen soykırım karşıtı dalga, ABD içinde de toplumsal gerilimler yaratabilir. Türkiye–İsrail savaşının konuşulduğu bir dönemdeyiz. Her şey kırılgan; Erdoğan–Trump zirvesinin hem olumlu hem de olumsuz sonuçları olacak ve bölgesel ile küresel etkiler kaçınılmazdır. İsrail'in rahatlama imkânı artık yok; yolun sonu göründü.
Türkiye, askeri ve siyasal gücüyle bölgenin dengeleyici aktörü haline geliyor. Trump için Erdoğan'ı Beyaz Saray'a davet etmek, hem ABD hem de İsrail için bir imdat girişimidir. Güç kaymaları hızlanıyor; fırtına yaklaşıyor.
Türkiye tüm bu çetrefilli işlerle uğraşırken ne yazık ki ana muhalefet kendi iç sorunlarıyla meşgul. Bu milli davada gönül isterdi ki muhalefet tüm desteğini vererek Erdoğan'ın elini daha da güçlendirsin. Ne yazık ki, bu yazdıklarımda hiçbir afakilik yoktur; ben doğrudan yanayım. İsterim ki Türkiye yekpare olsun ve güçlü lideriyle dünyaya meydan okusun.
Ne yazık ki Türkiye'deki muhalefeti dizayn edenlerin İngiltere, İsrail ve ABD olduğuna dair iddialar sık sık dile getiriliyor; yapılan tüm ihtilallerin ve müdahalelerin bu kanallardan beslendiğini savunanlar var. Okuyucuya düşen, bu kırılgan süreçte ülkenin çıkarlarını dikkatle takip etmek ve soğukkanlı değerlendirmeler yapmaktır.
SON SÖZ: Güç dengeleri değişiyor. Beyaz Saray'daki bu görüşme, bölgesel haritanın yeniden çizilmesinde belirleyici olabilir. Türkiye'nin elindeki imkânları akıllıca kullanması, hem bölge hem de dünya için belirleyici sonuçlar doğuracaktır.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.