17.06.2021 15:57:43

3639

Doç. Dr. Vehbi Altunçul

Müsilaj Belası

Saygıdeğer Beylikdüzü Gazetesi okurlarım, yaklaşık 2 yıldır Corona ile mücadele etmekteyiz. Aşılarımız geldi artık pandeminin sonuna geldik derken şimdi de başımıza müsilaj belası çıktı.

Son günlerde Marmara Denizi'ni "Deniz Salyası" olarak da bilinen "Müsilaj"  belası sardı. Bilinen odur ki Marmara Denizi çevresinde yaklaşık olarak 25 milyon insan yaşamaktadır. Bu endüstri ve nüfusun atıklarının tamamı doğrudan veya dolaylı olarak Marmara Denizi’ne bırakılmaktadır ve bu atıklar yüksek oranda azot ve fosfor içermektedir. Bundan dolayı denizin besin elementleri ve besin tuzlarının miktarı da artmaktadır. Azotu ve fosforu tüketmek için çoğalmakta ve bunların çoğalması sonucunda ortaya salgılar salınmaya başlamakta ve bu salgılar bakteriler için çok uygun bir ortam oluşturmaktadır. Bu nedenle bir kümelenme gerçekleşmekte ve müsilaj dediğimiz olay ortaya çıkmaktadır. Sümüksü kaygan bir yapı olan müsilaj, deniz salyası olarak da bilinmektedir. Yüzeyden başlayarak 30 metre derinlere kadar devam etmekte ve denizin derinlerinde yüzeyden daha fazla bulunmaktadır. Bir kısmı parçalanarak yüzeye çıkmakta, bir kısmı da dibe çökmektedir.

Müsilaj, hemen hemen tüm bitkiler ve bazı mikroorganizmalar tarafından üretilen kalın, yapışkan bir maddedir. Biyolojik ve kimyasal birçok koşulun bir araya gelmesiyle oluşur. Bitkilerdeki müsilaj, su ve gıdanın depolanmasında, tohum çimlenmesinde ve zar kalınlaşmasında rol oynar. Kaktüsler (sukulentler) ve keten tohumları, özellikle zengin müsilaj kaynaklarıdır.

 Müsilaj, Marmara’da ilk kez 2007-2008 yıllarında görülmüş ve Çanakkale, Balıkesir, Büyükada ve Kocaeli Sahillerinde de görülen deniz salyaları, denizde renk değişimine ve yoğun kötü bir kokuya neden olmuştu.

Genellikle müsilaj oluşumunda 3 temel faktör söz konusudur.  Şöyle ki:

1. Deniz sıcaklıklarının ortalama sıcaklıkların üzerinde bir değere çıkması.

2. Denizdeki kirlilik oranının aşırı miktarda artması.

3. Denizlerdeki sirkilasyonun olmamasıdır diyebiliriz.

Genellikle bu üç önemli faktörün üçünün olması durumunda bazı plankton türleri daha hızlı çoğalmaya başlamakta ve tehlike yaratmaktadır.

Müsilajın başlıca etkilerini ise, Deniz Yaşamı, Balıkçılık  ve Turizm olarak sıralayabiliriz

Müsilaj, denizin derinlerinde yüzeyden daha fazla bulunmaktadır. Bir kısmı parçalanarak yüzeye çıkarken bir kısmı da dibe çökmektedir. Parçalanma sırasında sudaki oksijeni kullandığı için çözünmüş oksijen miktarında azalmaya, diğer canlıların alanlarını örterek ekolojik tahribatlara neden olmaktadır. Dibe çökenler ise dipteki yaşamı tehdit etmektedir. (Vatozlar, kalkan balığı, pisi balığı gibi ) Diğer yönden müsilajın oluşmasında etkili olan bazı türler, toksin içermektedir. Bunlar da solungaçla nefes alan bazı canlılar için risk oluşturmaktadır. Ancak bu tip canlılar genellikle bu tehlikeyi sezdikleri zaman bu bölgeden kaçmaktadırlar. Bu da canlılarda ve bio çeşitlilikte azalmaya neden olmaktadır. Bugünlerde Marmara kıyılarında yumurtlayan gümüş balıkları kümelenmiş olan müsilaj tabakaları nedeniyle oksijensiz kalmışlardır ve yoğun miktarda ölümlerine rastlanmıştır.

Son yıllarda Küresel iklim değişimi Dünya’da sıcaklıkları arttırdı. Buna bağlı olarak Marmara Denizi’nde de sıcaklıklar arttı. Denizi soğutamayacağımıza göre elimizde tek bir çözüm olarak denizin yükünü azaltmamız gerekmektedir. Mümkünse hiçbir atığı arıtmadan denize bırakmamalıyız. Atık su arıtma tesisi olmayan bölgelerde evsel atıklar sıvılaştırılıp doğrudan ya da derinden denize deşarj edilmektedir. Marmara Denizi çevresinde de çoğu yer bundan zarar görmektedir.

        Peki bu zararlardan ne zaman kurtulmak mümkün olacak? Bunun cevabı Müsilajın sona erebilmesi için öncelikle hava koşullarının normal düzeye gelmesi gerekmektedir. Meteorolojik olaylar genellikle anlık olaylardır. Bu tip yapıların artması ya da oluşması ise uzun ve sürekli olaylar sonucunda gerçekleşir. Örneğin bio çeşitliliğin azalması gibi olayların düzelmesi için çok uzun bir zaman gereklidir diyebiliriz.

        Sağlıklı mutlu nice güzel günler diliyor saygılar sunuyorum.       

                             VEHBİ ALTUNÇUL

 


Adalet ve Hakkaniyetin Işığında İnsan Hakları Günü
Türkgenç’ten İnsan Hakları Ve Demokrasi Günü Mesajı
Karayün’den İnsan Hakları Ve Demokrasi Günü Mesajı
Artar’dan İnsan Hakları ve Demokrasi Günü Mesajı
Damat’tan İnsan Hakları ve Demokrasi Günü Mesajı
Postacı'dan İnsan Hakları Ve Demokrasi Günü Mesajı
Özyolcu'dan İnsan Hakları Ve Demokrasi Günü Mesajı
Milli Eğitim’den TÜRAM’a Büyük Destek
Avrupa’nın En İyi Takımı Seçildi
Balıkçı Kenan Ekrem İmamoğlu’na Meydan Okudu (GÖRÜNTÜLÜ HABER)
Başkan Acar'dan Çağrı
Başkanlık’tan Çeteye Büyük Darbe
Aybastı'nın Çilesi Sonamı Eriyor…
ALANYANIN TEMİZLİĞİ KADINLARIMIZA EMANET
Başkanlık Propagandacıların İddiasını Yalanladı
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Tam Destek
Gençlere Destek Yolunda Akademi
Sosyal Belediyecilikte Örnek Uygulama
Farkındalık Söyleşisine Yoğun İlgi
Kadınlara Örgü Kursu Desteği
Çölyak Hastalarına Glütensiz Destek

YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.