Rusya-Ukrayna savaşını bitirmek için seferber olan Batı dünyası, Gazze’deki soykırımı durdurmak için bir adım bile atmamıştır. Oysa biri savaş, diğeri ise soykırımdır. Birisi iki ülkenin meselesi, diğeri ise bütün insanlığın meselesidir. Ancak hiçbir Batı lideri soykırımı durdurmak için harekete geçmemektedir. Neden? Çünkü Müslüman soykırımı Batı’yı içten içe mutlu etmektedir.
Türkiye’nin Ortadoğu’daki tehlikeli oyunu İsrail’i endişelendirmektedir. İran artık oyunda değildir. Recep Tayyip Erdoğan bunu çok iyi bilmektedir. Erdoğan, Türkiye’nin imparatorluğunu yeniden inşa etmeye çalışmaktadır. Ankara ile Tel Aviv arasındaki gerilim son dönemde tehlikeli bir tırmanışa geçmiştir. Erdoğan’ın liderliğindeki Türkiye’nin İran’dan daha büyük bir tehlike olduğunu İsrail yavaş yavaş anlamaya başlamıştır. Bu nedenle korku dağları sarmıştır.
Suriye’nin güneyinde Türkiye yanlısı unsurların yerleşmesinden duyulan rahatsızlık, Batı tarafından bile izlenmektedir. İsrail tarafından Türkiye’nin bölgede daha da güçlenmesi, Tel Aviv açısından stratejik bir tehdit olarak algılanmaktadır. Filistin’in, Osmanlı’nın mirasının bir parçası olarak görüldüğü ve bu yaklaşımla hareket edildiği, Batı tarafından çok iyi bilinmektedir. Erdoğan’ın Türkiye’nin yeniden imparatorluğu inşa etme çabası ortadadır.
Tüm bu gelişmelerin ışığında, İsrail’e karşı silahlı mücadele başlatılması için Birleşmiş Milletler kararı gerekmemektedir. Devletlerin meşruiyet aramasına da gerek yoktur. Çünkü bu asla savaş değildir; insanlık ırkını koruma çabasıdır. Öyleyse sadece devletlerin değil, toplumların hatta bireylerin de İsrail’e karşı harekete geçmesi bir görevdir.
Bu noktada yalnızca Türkiye değil, tüm Arap âlemi Türkiye’nin önderliğinde İsrail’e karşı birleşmelidir. Çünkü karşınızda sadece bir avuç İsrail değil, arkasında Batı’nın güçlü devletleri vardır. Bu, yeni bir Haçlı savaşı olacaktır. İsrailliler, yeryüzünün neresine giderlerse gitsinler, soykırıma katılanlar takip edilmeli ve yargılanmalıdır.
Artık bu bir vacip hâline gelmiştir. İsrail’in yaşam alanları kapatılmalı, saldırılarına karşılık verilmelidir. Şu an tüm insanlığa mensup herkesin İsrail’e karşı silahlı misillemede bulunması bir zorunluluk haline gelmiştir. Bu bölgede yaşayan tüm ülkelerin ve tüm milletlerin İsrail’i silahla durdurma dışında hiçbir seçeneği kalmamıştır.
Bugün buna inanmayanlar, meselenin sadece Gazze ile sınırlı olduğunu düşünenler, yarınlarda kolektif bir bedel ödeyeceklerdir. Bu bedel Gazze’den çok daha ağır olacaktır. Bugün İsrail ile dost olanlar bile, yarın İsrail için silah dışında hiçbir dilin kalmadığını göreceklerdir.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.