10.03.2025 08:15:00

Mustafa KAPLAN

 

YİTİK MASUMİYET

Despot bir mizaç kazanım, tamamen egosal çıkar kaynaklı bir olgudur.

Bu olgudan hareketle, insanlar üzerinde baskı, tahakküm, şiddet gibi gayri insani filler, öznelden ; nesnele doğru bir akış içinde, zulüm mecrasında bir birliktelik doğurur.

Bu birleşim seline karşı kitlesel bir bilinç bendi oluşmazsa doğacak yıkımların çevresel tahribatı kaçınılmaz olur.

İlgisizlik literatüründe "Bana dokunmayan Yılan bin yıl yaşasın" söylemi; günün birinde o yılanın; herkes için bir tehlike potansiyeline sahip olabileceği düşüncesi önünde bir basiret örtüsünden başka bir şey değildir.

Bu yüzdendir, tarihler boyunca katliamlar, gözyaşları, akan kanlar hız kesmeyen süreçler içinde olagelmiştir.

Baş edilemez fenomenlerin ; bir arada tutup, ortak yaşamla ilgili bir sistemi zorunlu kılması süresince, henüz egosal bilincin var olmadığını, beraber ortak hareketin mutluluk ve sevinç getirisi ile insanların meşgul olduklarını az çok tahmin edebiliriz.

Böylece, Çağ atılımlarıyla başlayan egosal bilincin doğurduğu sahiplenme kompleksi, beraber inşa edilen ortak hareketin altına konulan tefrika dinamitini ateşlemiş oldu...

Doğa olaylarına ortak direnç içinde olan antik çağın insanları arasındaki ayrışma; Maden devrinde daha da belirginleşerek birtakım rekabetleri de peşinde sürükledi... 

Basit bir bıçak veya benzeri savunma aleti yapanlar, eskiden olanların aksine; avlarını tek başına veya bir iki kişiyle avlayıp, artık paylaşım gibi bir fiili varît kılmıyor; tamamen egosal bir amaç doğrultusunda hareket etmeyi öğrenmiş oluyorlardı.

Bu sahiplenme ile ilgili içgüdüsel dürtülerin tavan yaptığı dönem, işte bu dönemdir.

Artık insanlar ziraatta da el atmış, çift sürmek, ekin ekip, biçmek gibi yetenekler elde ederek, özel mülk edinmenin de kapılarını aralamış oldular.

Önceki birliktelikten doğan insani duyguların; hırs, zorbalık, zulüm gibi gayri insani yaptırımlara yerlerini terk etmesi; artık savaşları, ölümleri yaşam platformuna dâhil ettiğini gösterir.

Eğer bir iki taş örüp, burası özelimdir diyenlere karşı her defasında bir reaksiyon gösterilseydi; şimdi insanlar daha da mutlu olacaklardı belki de...

Oysa bu dünya; herkesin içinde misafir edildiği ; tapusu Allah'a ait olan mülküdür. Kur'anda bununla ilgili hemen hemen çoğu sürelerde bu ayetlere vurgu yapılması boşuna mıdır?

Bir bebeğin masumiyetine has duygular üzerinde bir yaşam tesis edebilseydik, şuan dünyada mevcut sıkıntıların hiç birini muhtemelen yaşamıyor olacaktık.

Hulasa, bize ilk günkü gibi orijinal haliyle emanet verilen dünyanın; yarın aynı şekilde asıl sahibine teslim edilmesinin yolu;  yapılanması barışa, huzura, sevgi ve saygıya dayalı toplumsal bir birliktelikten geçer.

 


Çebi, Gönüller Bir, Sofralar Bereketli
Aksoy’dan Özel Bireyler İçin Proje Müjdesi
Orman Yangınlarına Müdahale Süresi Rekor Seviyede Kısaldı!
Yesevi Hareketi Derneği'nden Ziyaretler
Edirne Valisi Yunus Sezer'den İstiklal Marşı'nın Kabulü ve Mehmet Akif Ersoy'u Anma Günü Mesajı
Özel’den Sahipsiz Hayvan Yasasına Revizyon Çağrısı
Halk Sağlığı İçin Kasap Denetimleri Artırıldı
BM Güvenlik Konseyi'nde Reform Çağrısı
Beylikdüzü Yakın Savunma Sporlarıyla Dünya Sahnesinde
Emniyet Binası Projesi İncelemelerden Geçti
Vali Gül, Esenyurt’ta Binlerce Vatandaşla Buluştu
Ramazan Sofraları Avcılar’da Binlerce Kişiyi Buluşturuyor
Genç Yetenekler Türkiye Şampiyonası İçin Sahada
PTT'den yeni hızlı sistem... Projenin ilk ayağı Bursa'dan başladı
Bakan Bolat: Kent lokantasına değil, Vedat Milor'a soruldu!
TOFAŞ - Darüşşafaka Lassa maçı bı̇letlerı̇ satışta
İstanbul TEM Otoyolu'nda araç yangını
Ramazan ayında vatandaşa eşek eti yedireceklerdi
Erkekleri araba, kadınları kıyafetle etkiliyorlar
Genç sanatçılar! Bu yarışmalar kaçmaz!
MEB'den müfredat dışı eğitim ve tahta renkleri ile ilgili açıklama

YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.