İsmet ÜNAL

Tarih: 06.09.2025 17:25

Vesayetten Bağımsızlığa...

Facebook Twitter Linked-in

Vesayetten Bağımsızlığa: Türkiye'nin Kader Anları Ve Bölgesel Mücadelesi

Türkiye, son yüzyılda Batı merkezli vesayet sistemlerinden kurtulmak için büyük bedeller ödemiştir. Her ne zaman bu vesayet düzenine meydan okunmuşsa, içerideki vesayet unsurları devreye girerek Türkiye’yi yeniden Batı eksenine çekmeye çalışmıştır. Ancak imparatorluk hafızasına sahip bir milletin, sıradan bir bölge ülkesi olarak kalması ne Türkiye’nin ne de Türk milletinin kaderi olamazdı.

Bu uzun ve zorlu süreçte Türkiye, özellikle 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimiyle birlikte vesayet zincirlerini kırmayı başardı. Fetullahçı Terör Örgütü’nün ABD ve İsrail destekli kalkışması, sadece bir hükümeti değil, Türkiye’nin bağımsızlık rotasını hedef alıyordu. Milletin direnişiyle bu girişim püskürtüldü ve Türkiye yeni bir döneme adım attı.

15 TEMMUZ: İKİ CEPHELİ BİR DİRENİŞ

Bu darbe girişiminin iki temel hedefi vardı:

  1. Türkiye’yi yeniden Batı vesayetine sokmak: 2010’lu yıllarla birlikte Türkiye, Batı’ya karşı daha bağımsız bir duruş sergilemeye başlamıştı. Bu darbe, bu duruşu kırmayı amaçlıyordu.
  2. Suriye’nin kuzeyinde bir terör devleti kurmak: ABD ve İsrail destekli PKK/YPG/SDG yapılanmasına karşı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın direnci, bu planın önündeki en büyük engeldi. Darbecilerin nihai hedefi, Erdoğan’ı devirmek ve Suriye’deki terör koridorunun önünü açmaktı.

15 Temmuz gecesi tanklara, F-16’lara karşı direnen millet; sadece Türkiye’nin bağımsızlığı için değil, aynı zamanda PKK’ya devlet kurdurulmasına karşı da bir vatan mücadelesi veriyordu. Bu direniş sayesinde Türkiye, kendi kaderini tayin edebilecek bir devlet kimliğine kavuştu.

SURİYE'DE YENİ DENGE: TÜRKİYE'NİN STRATEJİK ÜSTÜNLÜĞÜ

Suriye’deki iç savaşın ardından yaşanan rejim değişikliği, Türkiye’nin bölgedeki konumunu güçlendirdi. Beşar Esed’in devrilmesiyle birlikte Rusya-İran ekseni zayıflarken, Ahmed Şara liderliğindeki yeni yönetim Türkiye ile yakın işbirliği kurdu. Bu gelişme, PKK/YPG’nin bölgede siyasi ve askeri zeminini büyük ölçüde kaybetmesine neden oldu.

TERÖRSÜZ TÜRKİYE VİZYONU

Türkiye’nin “Terörsüz Türkiye” hedefi, sadece iç güvenlik değil, aynı zamanda bölgesel barış ve istikrar için de kritik bir stratejidir. PKK/YPG’nin silah bırakması yönündeki çağrılar, artık sadece Türkiye’den değil, Şam yönetiminden de gelmektedir. Bu süreçte:

SONUÇ: YENİ YÜZYILA BAĞIMSIZ GİRİŞ

Türkiye, vesayet zincirlerini kırarak kendi kaderini yazma iradesini ortaya koymuştur. 15 Temmuz’da gösterilen direniş, sadece bir darbe karşıtı duruş değil; aynı zamanda bölgesel bir vizyonun başlangıcıydı. Bugün Suriye’deki gelişmeler, Türkiye’nin bu vizyonu gerçekleştirme yolunda ilerlediğini gösteriyor. Artık Türkiye, sadece kendi sınırlarını değil, bölgesel dengeleri de şekillendiren bir aktör haline gelmiştir.

İsmet Ünal


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —